NEFES TERAPİSİ BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİ NASIL GÜÇLENDİRİR?

Nis 18, 2019   //   by admin   //   Makaleler  //  No Comments

Yaradan tüm varoluşu en mükemmel seviyede yaratmış. Bunun en güzel örneği ise”BAĞIŞIKLIK
SİSTEMİMİZ”. Tamamen bilinçli bir varoluş sunuyor. Neden mi?
Varoluşun sürmesi ve hayatta kalmak adına, bedenimize giren mikrop,virüs gibi yabancılarla
savaşırken aynı zamanda kendi vücudumuza ait hücreler ve organlara zarar vermeden organizmayı
korur. Ancak bazen atalarımızdan gelen genetik bilgi, yanlış beslenme, çevresel faktörler ve en
önemlisi “STRES” bağışıklık sisteminin bizim zararımıza çalışmasına sebep olabilir.
Bazen saldırıya geçen virüs ve mikroplara karşı savaşırken kendini kaptırıp savunmayı arttırır. Kendi
hücre ve organlarını da yabancı zannedip saldırmaya başlar. Bazen de tam tersi, yabancı mikrop ve
virüsleri, tanımaz, kendi vücuduna ait hücreler olarak algılayıp savunmayı bırakır. Her iki durumda da
bağışıklık sistemi bozulmuş demektir.
Savunmayı arttırıp kendi hücrelerini, organlarını, eklemlerini, kaslarını,cildini hedef alıp saldırmaya
başladığında romatoid artrit, lupus, sedef, haşimato troidi, gibi pek çok otoimmun hastalıkların
oluşmasına sebep olabilir.
Bazen de savunmayı boş verir, organizmaya saldıran yabancı ve zararlı mikrop ve virüslere açık hale
gelir. Onları tanımaz ve kendine ait varsayar. Grip virüsü bile büyük sıkıntılara sebep olabilir.
Oysaki asli görevi: Özüne zarar vermeden yabancılarla savaşarak kaleyi korumaktır. SAVUNMAYI
bozan en önemli unsurlardan biri de “STRES” diyebiliriz. Olması gereken düzeydeki stres hayatta
kalmamızı, motivasyon ve odaklanmamızı sağlar. Otonom sinir sistemi “yaşamsal bir tehdit”
algıladığında adrenalin, noradrenalin, kortizol gibi stres hormonlarını salgılatır, savaşarak ya da
kaçarak hayatta kalmamızı sağlar.
Salgılanan stres hormonları tehdide karşı bedeni hazırlar. Kalp atışı ve kan basıncı artar. Bazı damarlar
genişiler bazıları daralır, kaslar gerilir, dikkat yoğunlaşır kişi hızla karar alır, savaşarak ya da kaçarak
hayatını kurtarır.

Tabii bu durum vahşi bir hayvandan kaçarak kurtulmamızı sağlar. İyi bir şey. Ancak zihnimiz
gireceğimiz önemli bir sınavı, bir iş görüşmesini, öfkelenen bir ebeveyni, öğretmeni ya da patronu
yaşamsal bir tehdit olarak algıladığında aynı stres hormonları salgılanır ve bağışıklık sistemi alarma
girer. Stresli durumlarda da hastalıklara verdiği tepkiyi verir.. Savaş için seferberlik ilan eder, kanda
akyuvar sayısını arttırır. Sık sık strese maruz kalındığında vücut yıpranır, organizma sürekli savaş ya da
kaç alarmında kalır. Bağışıklık sistemi zarar görür.
Stres seviyesini düşürmek duygu, düşünce ve inançlarımızı dönüştürmek için otonom sinir sistemini
yönetimi altına alacak güce sahip olan tek unsur “Doğru nefes”tir. Doğal şifa aracımız doğru nefes,
nefes egzersizi ve terapisi ile stres hormonları kontrol altına alınabilir. Dopamin, endorfin, oksitosin,
serotonin gibi mutluluk hormonları salgılatıp stres hormonlarını azaltır. Fiziksel, zihinsel, ve ruhsal
anlamda rahatlama sağlamak, güçlü ve sağlıklı bağışıklık sistemi oluşturmak esastır.
Nefes koçu; Hicran İpekbağlar.

Leave a comment

Ara

Kategoriler